Günlük yaşantınızda motivasyon eksikliği, odaklanma güçlüğü veya genel bir boşluk hissi yaşadığınızı fark ettiniz mi? Kendinizi ne mutlu ne de üzgün, daha çok sürükleniyor gibi hissettiğiniz anlar çoğaldıysa hissettiğiniz bu duygunun adı languishing olabilir. Peki, languishing nedir?

Gelin, pandemi dönemi ile beraber daha da popüler hale gelen bu duygusal yorgunluk halini daha yakından tanıyalım.

Languishing terimini; kişinin ne tam anlamıyla depresyonda olduğu, ne de iyi hissettiği bir ruh halini tanımlayan bir psikolojik durum olarak tanımlamak mümkün. Türkçeye durgunluk, tatsızlık veya bocalama olarak çevrilebilecek bu terim, tam olarak hastalık veya patolojik bir durum kabul edilmese de kişinin potansiyelini gerçekleştirmesini engelleyen keyifsiz bir hali ifade ettiği için kişinin psikolojik durumunu çözümleme açısından önemli bir yapıya sahip.

Bu terim ilk kez 2002 yılında ABD’li sosyolog ve psikolog Corey Keyes tarafından yayımlanan akademik çalışmalarda kullanılmış. Yaptığı çalışmalarda Keyes; insanların ruh halini sadece iyi veya kötü olarak değil, farklı durumları içinde barındıran bir çeşitlilik hali olarak değerlendirmek gerektiğini savunmuş.

Ancak languishing teriminin hayatımıza girişi 2002 yılına dayansa da pandemi döneminde yaşanan küresel değişimler, bu ruh halinin yeniden gündeme gelmesine ve daha fazla konuşulmasına yol açtı. Çünkü biliyoruz ki pandemi; insanları sosyal, ekonomik ve duygusal açıdan zorlu bir süreçle baş başa bıraktı.

New York Times yazarı Adam Grant de 2021 yılında languishing üzerine kaleme aldığı bir makaleyle bu duruma dikkat çekti. Grant’e göre pandemi sürecinde birçok kişi depresyonda değil, ancak sürükleniyormuş gibi hissetmeye başladı. Böylece languishing kavramı, pek çok kişiyi etkileyen bir duygu hali olarak yeniden gündeme geldi. Peki, bu duygu durum halinin belirtileri neler?

Aslında languishing, bir rahatsızlık olarak tanımlanmadığından bu duygu halinin varlığına tanı koymak için belirli bir semptom listesi yok.

Ancak languishing üzerine yapılan çalışmalar ve bu kavramın temelini oluşturan duygu durum hallerine göre bu duygusal yorgunluğa sahip bireylerin belirli ortak özellikleri olduğunu söylemek mümkün. Languishing belirtileri diye nitelendirebileceğimiz bu özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz:

• Motivasyon Eksikliği: Kişiler, yaptığı işlere veya günlük aktivitelere karşı motivasyon eksikliği yaşayabilir ve başladığı işleri bitirmekte zorlanabilir.
• İlgi Kaybı: Languishing halinde eskiden keyif alınan etkinliklere veya hobilere karşı ilgi kaybı gözlemlenebilir. Kişiler, sosyal etkinliklere veya kişisel gelişimle ilgili aktivitelere katılmak istemeyebilir.
• Odaklanma Güçlüğü: Yaşanılan durgunluk hali, odaklanmada zorluk ve dikkat süresinde kısalmaya neden olabilir.
• Genel Bir Boşluk Hissi: Depresif olmaktan ziyade hayatın anlamını kaybetme veya rutinlerin sıradanlığı içinde kaybolma duygusu belirgin hale gelir.
• Enerji Düşüklüğü: Fiziksel olarak enerjik hissetmemek ve sık sık yorgun olmak da belirtiler arasında görülebilir.
• Zamanı Boşa Harcama Hissi: Bu duygu halinde kişiler, yaptığı işlerden tatmin olmadığını ve boşuna zaman kaybettiğini düşünebilir. Bu durum, kişinin performansını da olumsuz yönde etkileyebilir.

Belirtilerden de anlaşıldığı gibi aslında languishing, depresyon ile oldukça benzer bir yapıya sahip. Bu benzerlikten kaynaklı da “Depresyon ve languishing arasında ne fark var?” diye düşünmek oldukça doğal. Ancak bu iki durum birbiri ile benzer özellikler paylaşsa da yaşanılan duygu yoğunluğu ve kişilere zihinsel etkileri açısından farklılaşırlar.

Duygusal yorgunluk, sıklıkla karşılaşılan ve belirli bir süre sonra etkilerinin yoğunluğunun azaldığı bir duygusal değişim halidir. Ancak depresyon klinik bir durum olup kişinin hayatının her noktasını etkileyen yoğun bir duygusal çöküştür. Yani duygusal yorgunluk, hayatınız hakkında olumlu hissetmenizi zorlaştırabilecek bir zihinsel durumu tanımlamak için kullanılır. Bu şekilde hisseden kişiler, bir zamanlar sahip oldukları neşeden uzaklaşmış olabilir ve genel bir zihinsel iyilik eksikliği hissedebilirler. Ancak depresyon veya teşhis edilmiş başka zihinsel sağlık sorunları bulunmaz.

Languishing, belirli bir dönemde ortaya çıkıp bir süre sonra bu durgunluk döneminden ilerlemeye geçilebilir. Çünkü bu terimi ilk kez kullanan Corey Keyes’in belirttiği gibi kişilerin ruh hali, iyi veya kötü olarak keskin sınırlarda değil, farklı durumları içinde barındıran bir çeşitlilik hali olarak ele alınabilir. Bu nedenle attığımız küçük adımlar, languishing durumundan çıkmamıza yardımcı olabilir.

“Peki, nelere dikkat etmeliyim?” diyorsanız duygusal yorgunluk hali ile baş etmek için dikkat etmeniz gereken bazı ipuçlarını şu şekilde sıralayabiliriz:

• Küçük Hedefler Belirleyin: Genel olarak planlarınızda küçük hedefler belirlemek, kendinizi daha motive ve verimli hissetmenize yardımcı olabilir. Hedeflerinizi kolay ulaşılabilir tutarak başarının tadını çıkarabilirsiniz.
• Sosyal Bağlantılarınızı Güçlendirin: Sosyal ilişkilerinizi geri plana atmadan sevdikleriniz ile iletişim kurmak, languishing ile başa çıkmada önemli bir adımdır. Arkadaşlarınızla vakit geçirmeye ve sevdiğiniz kişiler ile iletişim kurmaya özen gösterebilirsiniz.
• Yeni Hobiler Edinin: Yeni hobiler keşfetmek veya mevcut hobinizi daha ileri seviyeye taşımak, ilginizi farklı bir alana yöneltmenize ve monotonluktan uzaklaşmanıza yardımcı olabilir.
• Fiziksel Aktiviteyi Artırın: Biliyoruz ki egzersiz yapmak, sadece fiziksel sağlığınızı değil, zihinsel sağlığınızı da olumlu yönde etkiler. Günlük kısa yürüyüşler veya hafif egzersizler yaparak enerjinizi ve motivasyonunuzu yeniden kazanmaya katkı sağlayabilirsiniz.
• Günlük Tutun: Duygularınızı ve düşüncelerinizi yazıya dökmek, kendinizi daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Günlük tutarak düşüncelerinizi analiz edebilir ve gelişiminizi takip edebilirsiniz.
• Destek Almayı İhmal Etmeyin: Tabii ki yaşadığınız duygusal yorgunluk, kronik bir hal aldıysa ve kontrol altında tutmak güçleştiyse bir uzman desteği almanız oldukça önemli.

Sonuç olarak languishing durumu, kişinin yaşamında anlam ve tatmin bulmakta zorlandığı bir ruh hali. Ancak bu ruh hali ile tüm bu unsurlara dikkat ederek baş etmeniz mümkün.

“Peki, duygusal yorgunluğun tükenmişlikle farkı nedir?” diyorsanız tükenmişlik sendromu ile ilgili detaylı bilgi almak ve languishing ile farkını keşfetmek için “Tükenmişlik Sendromu Hakkında Bilmeniz Gerekenler” yazımızı okuyabilirsiniz.

*Burada yer alan bilgiler bir sağlık profesyoneline danışmanın yerine geçemez. Sağlığınız için lütfen doktorunuza ve/veya eczacınıza danışınız.