Cildimiz, havanın sıcaklığı, nem, güneş, toz gibi pek çok dış faktörden etkilenen bir yapıya sahip. Durum böyle olunca da dış faktörlerin olumsuz etkisini minimum seviyeye düşürmek ve cildimizin yapısını korumak için cilt bakım ürünlerinden destek alıyoruz. 

Peki, kullandığımız cilt bakım ürünleri de cilt yapımızı etkiliyor olabilir mi? İşte bu soru sonucunda doğan ve gittikçe popüler hale gelen yeni bir cilt bakım trendi mevcut. Bu trend ise skin fasting, yani cilt orucu. 

O halde gelin, cilt bakım rutinlerine yeni bir bakış açısı sunan “Skin fasting nedir?” tüm detayları ile incelemeye başlayalım. 

Cildi yenilemek ve cilt bariyerini korumak için pek çok ürün kullanıyor olabilirsiniz. Çünkü peeling, maske, tonik gibi cilt bakım ürünleri ile pek çok adımlı cilt bakım rutini oluşturmak, günümüzde sıklıkla tercih edilen bir yöntem. Skin fasting akımı ise bu fazla ürün kullanımına sahip bakım yöntemlerine karşı çıkıyor. Temelinde “Daha azı, daha fazladır.” yaklaşımı bulunan bu akımda mümkün olan en az ürünü kullanmak ve diğer ürünlerin hepsini bir süreliğine kesmek hedefleniyor. 

Minimalizm akımının cilt bakımındaki yansıması olan cilt orucu ile aslında cildi dinlendirmek için bakım rutinlerine ara veriliyor. Çünkü aşırı ürün kullanımı nedeniyle de cildin doğal bariyerinin zarar görmesi veya hassaslaşması, bu akımın savunduğu temel konu. Bu konuya çözüm olarak da cildin kendini doğal yollarla onarmasına fırsat verilmesi için cilt bakım ürünlerine ara verilmesi gerektiği savunuluyor.

Skin fasting uygulaması, tabii ki cilt tipine ve ihtiyaçlarına göre farklılık gösterebilir. Ancak genel olarak uygulama, cilt bakımında kullanılan ürünlere bir süreliğine ara verilmesini içerir. 

Cilt orucunu adım adım nasıl uygulayabileceğinize dair ipuçlarını ise şu şekilde sıralayabiliriz: 

• İlk adım: Cilt bakım rutininizdeki ürünleri gözden geçirip sadece en temel ve zorunlu olanları belirleyin Bu ürünler dışındaki diğer ürünlerin kullanımını, cilt orucu ile bir süreliğine bırakabilirsiniz. 
• Aşamalı mı yoksa ani mi?: Cildinizin ani bir tepki göstermemesi için skin fasting, yavaş yavaş yapılan bir geçiş süreci olabilir. Öncelikle ürünleri azaltarak başlayıp zamanla cildin buna nasıl tepki verdiğini gözlemleyebilirsiniz.
• Süre: “Peki, cilt orucu ne kadar süreyle uygulanmalı?” diyorsanız süre konusu, cildinize bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Çünkü bazı insanlar için bir hafta yeterli olurken bazıları ise bir ay veya daha uzun süre skin fasting yapabilir. Unutmayın ki cilt orucunda amaç cildin doğal dengesini bulduğu noktayı bulabilmek. Bu nedenle cilt orucu boyunca cildinizi gözlemlemek oldukça önemli. 
• Nemlendirme ve güneş koruma: Cilt orucunda kullanılan tüm cilt bakım ürünlerini bırakmak değil, fazla olanları bırakmak gereli. Bu nedenle skin fasting sürecinde cildinizi tamamen ihmal etmemelisiniz. Temizleyici, nemlendirici ve güneş kremi gibi yalnızca birkaç temel ürünü kullanarak cildinizi dış etkenlerden koruyabilirsiniz. 

Skin fasting uygulamasının hem avantajları hem de dezavantajları bulunur. Burada önemli olan nokta ise bu uygulamayı yapmadan önce avantajları ve dezavantajları ile cilt orucunu detaylı bir şekilde değerlendirebilmek. O halde şimdi, cilt orucunun avantajlarını ve dezavantajlarını birlikte inceleyelim:

Cilt orucunun avantajları:

• Cilde sürekli olarak dışarıdan ürünlerle müdahale edilmediğinde cilt, kendi doğal bariyerini ve savunma mekanizmalarını güçlendirme fırsatı bulabilir. Bu nedenle de özellikle hassas veya tahriş olmuş ciltler için bu süreç, cildin sakinleşmesine yardımcı olabilir.
• Cilt yapısına uygun olmayan ürünler ile cildin aşırı temizlenmesi ve nemlendirilmesi, doğal yağ üretimini bozabilir. Skin fasting, cildin kendi yağ dengesini bulmasına olanak tanıyarak aşırı yağlanma veya kuruluk problemlerinin önüne geçebilir.
• Cilt bakımına ara vermek hem zaman hem de maliyet açısından tasarruf sağlamanıza yardımcı olabilir. Çünkü günlük olarak uygulanan çok aşamalı bakım rutinleri yerine basit bir yaklaşım benimsemek bütçenizi ve zamanınızı olumlu yönde etkiler.

Cilt orucunun dezavantajları:

• Özellikle aşırı yağlı ve akneye meyilli ciltler, skin fasting sırasında dengeyi bulana kadar daha fazla sorunla karşılaşabilir. Cilt kendi yağ üretimini düzenlemeye çalışırken bu geçiş sürecinde akne, siyah nokta ve yağlanma gibi problemler artabilir.
• Uzun vadede, cilt tamamen ürünlerden mahrum kaldığında yeterli beslenme ve koruma sağlanamayabilir. Özellikle yaşlanma karşıtı içerikler veya cildin ihtiyaç duyduğu nemlendirici bileşenlerden mahrum kalmak cilt sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
• Cilt orucunun her cilt tipi için ideal bir çözüm olmadığını unutmamak gerekir. Kuru, hassas ciltler ve egzama, akne gibi cilt problemleri olanlar için bakım ürünlerine ara vermek, cildin daha fazla hasar görmesine neden olabilir. 

Dezavantajlarından da anlaşıldığı gibi skin fasting uygulaması, her cilt tipine uygun bir yöntem olmayabilir. Bu nedenle bu akımı uygularken dikkatli olmanızda fayda var. “Peki, nelere dikkat etmeliyim?” diyorsanız skin fasting uygulamasında dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz: 

• Unutmayın ki her cildin özellikleri ve ihtiyaçları, birbirinden farklıdır. Bunun için cilt orucunu denemeden önce cildinizi iyi analiz edin. Kuru, yağlı, karma veya hassas cilt tipinizin ihtiyaçlarına göre bir yaklaşım geliştirin. “Cildimi nasıl analiz edeceğim?” diyorsanız da cildinizi detaylı bir şekilde tanımanıza yardımcı olacak cilt analizi hakkında detaylı bilgi almak için “Cildinizi Tanıyın: Cilt Analizi Nedir?” yazımızı okuyabilirsiniz. 
• Skin fasting sırasında cildinizin verdiği tepkilere dikkat edin. Çünkü aşırı kuruluk, tahriş veya kötüleşen cilt problemleri fark ederseniz süreci durdurmak veya yeniden düzenlemek gerekebilir.
• Cilt orucunun size uygun olup olmadığını belirlemek ve cildinize uygun bir uygulama sunmak için bir dermatolog rehberliğinde skin fasting sürecini ilerletmeyi ihmal etmeyin. 

Sonuç olarak skin fasting için cilt bakımında aşırıya kaçan rutinlere karşı bir denge unsuru olarak popülerleşen bir yaklaşım demek mümkün. Ancak tabii ki bu süreç, her cilt tipi için uygun olmayabilir. 

Cilt bakımında önemli olan ise cildinizin özelliklerine ve ihtiyaçlarına uygun bir şekilde cilt bakım rutini oluşturabilmek. Bunun için de “Hangi ürünü kullanacağım?” çelişkisini yaşamak yerine cilt bakımının temeline odaklanmak gerekli. Çünkü cilt bakımının temelinde yer alan aşamalar ve dikkat edilmesi gerekenler, aslında düzenli ve etkili bir cilt bakımı için bize yol gösterecek tüyolar. Tüm bu tüyoları keşfetmek için “Cildinize Hassas Bir Dokunuş İçin Cilt Bakımına Yardımcı Öneriler” yazımızı okuyabilirsiniz. 

*Burada yer alan bilgiler bir sağlık profesyoneline danışmanın yerine geçemez. Sağlığınız için lütfen doktorunuza ve/veya eczacınıza danışınız.